Bahçesine bir gül dikmeyenin...
Bağında bülbül ötmez imiş...
Gayretim vardır...
Seni en güzel kelimeler ile...
Tasvir edeyim diye...
Bilirim ki derununda...
Nihayetsiz izahlar vardır...
Her defasında hicaba durur kelimeler...
Doyumsuz kokularının arifesinde...
Amma var ya...
Şu meftuun mülakat ile...
Hoş oluverir gönüller...
Tarifsiz...
Arifler anlar elbet...
Hani bir kerresinde...
Sana arzuhal edecek bir fakir...
Bekliyordu yolunun eşiğinde...
Öylesine boyun kırmış...
Ve öylesine mahzuun...
Ardınızda bir cemaat ile...
Geliverdiniz tam arka cihetlerinden...
Mübarek asanızı yere dayanak yapıp...
Bakıverdiniz bir zaman...
Sizden bi haber o fakire...
Sonra siz farkettirince...
Dönüverdi ğariib...
Mahzuun ve mahçuub...
Ağlayıverdi arzuhalinden...
Şefakkatleriniz ile...
Bİr müddet daha teveccüh buyurdunuz...
Hikmetler dolu deriiin bakışlarınız ile...
Yürüyüverdiniz kutlu yolda...
Asanızı tıkırtatarak...
Soruverdi dervişler o garibana...
"Sofiii sen hala yaşıyormusun?" diye...
Nazire yaparcasına...
Dökülüverdi sessizce feryadlar salarak...
Mana ufuklarından yana...
Sizi medhu sena etmek...
Ne muhteşem bir sürur...
Ne büyük mutluluktur...
Aşıklar...
Tarifsiz mülküne bakıp...
Kalemlerini kırar...
Kağıtlarını yırtar...
Tüm mevcudatın feryad feryad...
Seni anlatışından hicab duyarak...
Ey sevgili...
Ey ki sevdiceğim...
Ey ki yaaar...
Yüreciğim dar...
Hasretim zar...
Gönlümde efkar...
Muhabbetin kar...
Hadi geliver...
Her dem kapımı çalarsın...
Elbet bilirim...
Açtırıver kapını...
Aciz kuluna...
Senin gelivermen...
Davetine icabetimdedir...
Konu Adresi: http://www.dervisler.net/bir-gulun-olsun-bulbulun-olsun-t6048.0.html